Yüksekten düşüp, boynunu kırdı. Tekerlekli sandalyeyle hayatını sürdürmeye başladı. Ama hiç pes etmedi. İki üniversite bitirdi. En büyük hayali ise yarış pilotu olmaktı. Diğer hayali de düğününde ayağa kalkmaktı. O, iki hayalini de gerçekleştirdi. Türkiye'nin ilk engelli kadın yarış pilotu, hikayesini CNN TÜRK Muhabiri Gökçe Tümer'e anlattı.
Kübra Denizci Keskin. Türkiye'nin ilk engelli kadın yarış pilotu, hayat hikayesi ise başarı ve azimle dolu.
19 yıl önce 3’üncü kattan düştü. Boynunu kırdı. Tekerlekli sandalye kullanmak hayalini gerçekleştirmesine engel olmadı. Engel tanımadı, hayallerinin peşinden koştu. Türkiye’nin ilk engelli kadın yarış pilotu oldu. İki üniversite bitirdi. Evlendi. Onun hayat hikayesi engelliler için rol model oldu.
Uluslararası ilişkiler ve psikoloji bölümünden mezun oldu. Ayrıca psikoloji bölümünde yüksek lisans yaptı.
Kübra Denizci Keskin kendisiyle aynı süreçleri geçiren kişilere yardımcı olmak istediğini belirterek, “Kadın olarak yarışan ilk engelli pilotum ben. Omuriliğim yaraladı hayatıma tekerlekli sandalyeyle devam etmeye başladım. Klinik bir psikolog olarak travma sonrası iyileşme ve gelişme çalışıyorum. Ve benzer süreçlerden geçen kişilere destek olmak istiyorum” ifadelerini kullandı.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Üniversite eğitiminin ardından, en büyük hayali olan yarış pilotluğunu dönemi başladı. “Tutkuyla yapabileceğim beni heyecanlandıracak bir şeyin olmasını istedim. Ve otomobil içinde kendimi çok özgür hissettiğimi fark ettim ve otomobil sporlarıyla ilgili araştırmalarıma başladım. Türkiye’de o dönemde yarışan engelli bir pilot yoktu. Daha önce 90’larda yarışmış bir erkek pilot var ama kadın olarak yarışan ilk engelli pilotum. Bu sene de Türkiye Ralli Şampiyonası’nda yarışıyorum.”
Keskin, engelli bir kadın pilot olmayı da anlattı. “Özel tertibatlı bir araçla yarışıyorum. İnsanların iki el ve iki ayakla yaptığını iki elimle yapmaya çalışıyorum. Yüksek limitlere çıktığımızda bu çok kolay olmuyor. Engelleri zorlamayı, limitleri zorlamayı seviyorum.”
Pilotluk hayali ona hayatının aşkını da tanıma fırsatı yarattı. “Eşim de o dönem Otomobil Sporları Federasyonu’nda çalışıyordu ve orada tanıştık. Motor sporları bana aşkı da getrmiş oldu aslında.”
En büyük hayallerinden biri de evlendiği gün gelinlikle ayakta durmaktı. Ve o hayalini de gerçekleştirdi. “Düğünde ayakta durabilmek hayalimdi aslında. Bir karbon uzun yürüme cihazı yaptırdık. Uzun süre fizik tedavi almam gerekti. Düğünde ayağa kalkabildim.”
