Kırşehir Ahi Evran Üniversitesinden (KAEÜ) yapılan açıklamaya göre, üniversitenin Okul Öncesi Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezince uzaktan bağlantı ile online olarak düzenlenen "İşitme ve Konuşma Bozukluklarında Erken Tanı ve Erken Müdahalenin Önemi" panelinde konuşan Ankara Medipol Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve İşitme Konuşma Bilimcileri Derneği Başkanı Prof. Dr. Erol Belgin, Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 9'unun hafif-orta-ağır düzeyde engelli olduğunu ifade etti.
Bu rakamların dünya ortalamasının biraz üzerinde olduğunu belirten Belgin, multidisipliner bir anlayışla hastalığın üzerine gidilmesinin ve teknolojik imkanların kullanılmasının hastalığın tedavisinde kritik önemde olduğunu aktardı.
Erken tanı, rehabilitasyon ve muayenenin işitme ve konuşma bozukluklarının tedavisinde önemli olduğuna işaret eden Belgin, şöyle devam etti:
"İşitme cihazına ve işitme rehabilitasyonuna ihtiyacı olan 2,5 milyona yakın vatandaşımız var. Genetik özellikler, çevresel sebepler ve sağlık sistemindeki gelişmeler tüm bu sayı ve oranları etkilemektedir. Akraba evlilikleri işitme ve konuşma bozukluklarında genetik faktör olarak karşımıza çıkıyor ve hasta sayısını artırıyor. Sosyal çevrede bunlara dikkat edilmesiyle bu hastalıkların önüne geçilmesi mümkün."
Hacettepe Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Sanem Şahlı ise işitme kaybıyla doğan bebekler için odyometrik tedavide erken tanının 0-6 ay arası olduğunu belirtti.
İşitme kaybının çocuklar üzerinde birçok olumsuz etkisinin olduğunu anlatan Şahlı, bu şekilde doğan bebeklerde temel problemin dinleme güçlüğü olduğunu, problemin çözülememesi halinde ikincil problemlerin de beraberinde geliştiğini kaydetti.
Üniversitenin YouTube kanalından canlı olarak yayımlanan panele KAEÜ Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya ve öğretim üyeleri de katıldı.
