“Engelsiz kent Gaziantep” mottosuyla şehre 10 yıllık süre zarfında yeni bir anlayış getiren Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in hizmete girmesine öncülük ettiği bu atölyede, şu an 94 öğrenci eğitim alıyor. İlk etapta engelliler, ev ortamlarında ebeveynlerinin yönlendirmesine gerek duymadan tehlikeli araç ve gereçlerin kullanımını öğreniyor.
Aile ortamında görev ve sorumluluk elde ettiği gibi daha özgüvenli bir yapıya kavuşan engelli bireyler, bununla da sınırlı kalmayarak özel bir eğitim programına yeteneklerinin el verdiği ölçüde tabi tutuluyor.
Yemek sanatına ilgili ve elverişli olan danışanlar, daha sonra eğitimde mesafe kaydederek, gastronominin başkenti Gaziantep’te lezzetin sırlarını Gastronomi ve Mutfak Sanatları Öğretmeni Ayşegül Uygun ve Latife Aslan’dan tecrübe ediyor.
Eğitimler, öğrenci istediği sürece sürüyor
Mutfağın Türkiye’de içerik ve verilen eğitim anlamında örneği olmayan bir mekân niteliği taşıdığını aktaran Uygun, burada eğitim almak isteyen engelli bireyler için mutfak eğitiminin kendileri istedikleri sürece devam ettiğini belirtti.
Atölyenin 6 yıldır faaliyet gösterdiğini anlatan Uygun, “Şimdiye kadar 300’e yakın öğrencimiz bu mutfakta belli bir eğitimden geçti. Bunların içerisinde burada aldığı eğitimi referans alarak ya da yetenek sınavına girerek büyük otellerde profesyonel aşçı olarak çalışanlar da var” ifadesini kullandı.
Öğrencilerin özel ihtiyacına göre belli eğitim programları hazırladıklarını vurgulayan Uygun, “Bugünkü dersimizde bir işitme, iki de zihinsel engelli öğrencimiz var” dedi.
Eğitim alan engelli öğrencilerin bu seferki menüsü mercimekli köfte oldu
Mercimekli köfte hazırlamak için kollarını sıvayan 3 engelli öğrenci, ocak kullanımı, malzemelerin hazırlanışı, yemeğin aromasını lezzetli hale getirecek baharat çeşitlerinin nasıl ve ne zaman kullanılacağını öğrendi.
Yemeğin hazırlandığı esnada büyük bir dikkatle öğrencilerini takip eden Uygun, “Biz öğrencilerimizin neye ihtiyacı varsa ona göre bir eğitim programına sokuyoruz. Birlikte mercimekli köfte yaptık; Gaziantep’in de bu bölgenin de yöresel bir tarifi. Hiçbir şekilde zorluk çekmediler. Çünkü gerekli eğitimi alıp pratiklerini yaptılar” şeklinde konuştu.
Engelsiz Yaşam Merkezi’nin en güzel tarafının bütün engel grubuna hitap etmesi olduğunu anlatan Uygun, öğrencilerin atölyeye kayıt yaptırmasının ardından belli bir süreçten geçtiklerine vurgu yaptı ve şöyle devam etti: “Öğrencilerimiz, Engelsiz Yaşam Merkezi’nin Uygulama Evi’nde bir testten geçiyor. Orada kendilerine bir altyapı oluşturuyorlar. Bu evde uyum sağlayan, öğrenciler mutfak becerilerine uygun bir eğitim almak isterler ve veliler de bunu talep ederse eğitimlere başlıyoruz.”
Öğrencilerimize evde bir dizi ödevler de veriyoruz
Eğitim sürecinden belli bir süre sonunda öğrencilerin bağımsız bir hale gelmesi için evde bir dizi ödevler verdiklerini aktaran Uygun, “Öğrenci, eğitim sürecinde öğrendiklerini uygulamaya başladığında kendi başına bu görevi üstlenip başarıya ulaştığı için aileler de mutlu oluyor” dedi.
Uygun, ebeveynlerin eğitimlerden önce engelli çocuklarının mutfağa girmesinden dolayı korktuklarını hatırlatarak, “Eğitim sonrasında artık hiçbir şekilde ailelerin bu korkusunun kalmadığını söylüyor. Mutfak malzemelerinin hangisinin tehlikeli veya hangisinin nasıl kullanılması gerektiğini öğrendikleri için gönül rahatlığıyla mutfağa girmelerini seyrettiklerini bize anlatıyorlar” diye konuştu.