Pandemi sürecinde 4 bine yakın başvuru alan programda bu yıl seçilen fark yaratan hikayelerse şöyle:
Erişilebilir Her Şey: Ayşe Seben Dayı, Serim Berke Yarar ve Hale Yıldız’ın kurduğu Erişilebilir Her Şey platformu engelli bireylerin eğitim, sağlık, istihdam ve sosyal hayata katılımındaki zorlukları ortadan kaldırmak için mekanları, etkinlikleri ve kurumları erişilebilir hale getiriyor. Erişilebilirliği sadece fiziksel değil, içerik ve iletişim boyutunda da ele alan ekip, bu konudaki toplumsal bilinci artırmaya yönelik çalışıyor.
Gamze Elibol - Türkiye Engelsizler Kültür, Sanat ve Eğitim Merkezi: 1,5 yaşında geçirdiği çocuk felci sebebiyle tekerlekli sandalye kullanıcısı olan Gamze Elibol, fiziksel farklılığı sebebiyle Güzel Sanatlar Fakültesi Tiyatro Bölümüne kabul edilmediğini öğrenince 2002 yılında Türkiye Engelsizler Kültür, Sanat ve Eğitim Merkezi (TEKSEM)’i kurdu. TEKSEM, engelli bireylere özgürce sanata dahil olabilecekleri bir ortam sağlıyor. Elibol, aynı zamanda Engelsiz Amazonlar adlı sosyal girişimi ile 120’den fazla kız çocuğunun eğitim ve medikal ihtiyaçlarını karşılarken aynı zamanda 35 engelli çocuğu olan kadına da iş imkanı sunuyor.
Halil Bağış - Stellar Lab: Şanlıurfalı astronom Halil Bağış tarafından kurulan Stellar Lab, Türkiye’nin ilk dijital astronomi kütüphanesi olma özelliğini taşıyor. Farklı yaş gruplarına uygun olarak hazırlanan eğitim, atölye ve içeriklerle astronomi bilimini erişilebilir hale getirmeyi hedefleyen Stellar Lab, şimdiye kadar 80 lisede bilim kulübü kurulmasına aracılık etti. Stellar Lab aynı zamanda öğretmenler ve veliler için de materyaller tasarlıyor.
Onaranlar Kulübü: Onarım, paylaşım ve üretim kültürünün demokratikleşmesi için yola çıkan Ufuk Emin Akengin; arkadaşları Doğukan Güngör ve Furkan Bakır ile Onaranlar Kulübü’nü kurdu. 2015’ten beri sokaklarda, mahallelerde ve kamusal alanlarda kolektif üretim yöntemleri ile onarımlarını sürdürmeye devam eden ekip aynı zamanda eğitim ve atölyeler düzenleyerek üretim yöntemlerini paylaşıyor. Sokakları sahiplenerek, yaşadığımız çevreyi güzelleştirme ve iyileştirme hedefi ile yola çıkan sosyal girişim “onarmak, üretmek ve paylaşmak” mottosu ile bugüne kadar binden fazla gönüllü ile Türkiye’nin farklı şehirlerinde 60 sokağı onardı.
Suat Arı - Bu Köyde Herkes Sporcu: 2016’da Denizli’nin Eziler Köyü’ne beden eğitimi öğretmeni olarak atanan Suat Arı, başta çim hokeyi olmak üzere Türkiye’de pek yaygın olmayan 14 farklı branşta öğrencilerine spor eğitimi vermeye başladı. Gösterdiği çaba sayesinde ailelerin de desteğini kazanan Suat Arı, okuldaki öğrencilerinin tamamını lisanslı aktif birer sporcu haline getirmeyi ve Türkiye dereceleri kazandırmayı başardı. Suat Arı’nın hedefi ise Köy Olimpiyatları düzenleyerek civar köyleri spor ile tanıştırmak ve köylerin kaderini değiştirmek.
35 MİLYONDAN FAZLA İZLENDİ
Programın, bireyleri fark yaratmaları için teşvik ettiğini ve topluma ilham kaynağı olduğunu belirten Vakıf’ın Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, “Bu seneyle birlikte Türkiye’nin 81 ilinden 8 bine yakın başvuru aldık. Eğitim, sağlık, çevre gibi farklı alanlarda çalışan Fark Yaratanların ilham veren hikayelerini paylaştığımız videolar, Türkiye ve yurt dışında 35 milyonu aşkın izlenme rakamına ulaştı. Bu program vasıtasıyla özellikle gençlere tavsiyem şu; tabi ki istediğiniz ve başarılı olacağınız bir işiniz olmasını temenni ederim ama hayat sadece bundan ibaret değil. Hayatın önemli bir kısmı da insan sevmek ve faydalı olmaktır. Toplumsal faydaya katkıda bulunan insan mutlu ve huzurlu olur. Faydalı insan olabilmek bir şanstır. Hepsinin bu şansa sahip olmasını dilerim” dedi.