EngelsizlerHaber

Film gibi başladı... Engelli çift sporla hayata tutundu

HABER

Ankara'da kemik kanseri hastalığı nedeniyle sol bacağını kaybeden Esra Bozdemir Işık, tekerlekli sandalyede tenis; lenfödem rahatsızlığı nedeniyle aksayarak yürüyebilen Ömer Işık ise tekerlekli sandalyede basketbol oynayarak hayata tutundu.

Esra Bozdemir Işık’a, 2010 yılında, 16 yaşındayken diz ağrısı şikayetiyle memleketi Niğde'de hastaneye başvurduğunda kemik kanseri teşhisi konuldu. Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edilen Esra Bozdemir Işık, kemoterapi tedavisi gördü ve bu süreçte sol bacağı diz üstünden ampute edildi. Protezle ayağa kalkıp yeniden yürüyen ve lise eğitimini tamamlayan Esra Bozdemir Işık, Engelli Kamu Personel Seçme Sınav'ına (EKPSS) girdi. Esra Bozdemir Işık, ziraat mühendisi olarak Niğde'de bir kamu kurumuna atandı. O süreçte sporla tanışan Esra Bozdemir Işık, tekerlekli sandalyede 5 yıl basketbol oynadı, sonra da tekerlekli sandalyede tenis oynamaya başladı.

NASIL TANIŞTILAR?

Ardından Ankara'ya yerleşen Esra Bozdemir Işık, Gaziler Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesindeki spor salonunda antrenman yaparken, çocukluğunda lenfödem rahatsızlığı geçirip, aksayarak yürüyebilen ve kendisi gibi sporla hayata tutunan tekerlekli basketbol oyuncusu Ömer Işık ile tanıştı. Birbirlerine aşık olan çift, geçen yıl 7 Temmuz’da evlendi. Şimdi Aktif Engelliler Spor Kulübü’nde tenis oynayan Esra Bozdemir Işık ile Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı’nda oynayan Ömer Işık, birbirlerine destek olarak motive ediyor. Zaman zaman tanıştıkları salonda birlikte antrenman yapmaya devam eden çift, azimleriyle de örnek oldu.

‘EN BÜYÜK AMACIM PARALİMPİK OYUNLARDA ÜLKEMİ TEMSİL ETMEK’

Esra Bozdemir Işık, ilk branşının basketbol olduğunu belirterek, "Niğde'de 5 yıl kadar takımımla beraber tekerlekli sandalyede basketbol oynadım. Sonrasında tenisle tanıştım ve tenis aslında beni buraya yani Ankara'ya getiren sebepti. Burada da eşimle tanıştım. Aslında geliş amacım spordu ama bir yerde eşimle tanışmama da vesile oldu. Tanıştıktan sonra 1 yıl bile olmadan evlendik. Spor bizim hayatımızı zenginleştirdi, renk kattı. Çünkü spor sayesinde biz turnuvalara gidiyoruz. Yurt dışında, uluslararası turnuvalar oynuyoruz. Hem de özgüvenimizi daha yüksek tutmamızı sağlıyor. İyi ki sporla tanışmışım, iyi ki spor yapıyorum. Tüm tenisçilerin olduğu gibi benim de en büyük amacım paralimpik oyunlarda ülkemi temsil etmek. Bu yüzden elimden gelen gayreti gösteriyorum. Bu hastalık döneminde en büyük destekçim zaten ailemdi; annem, babam, kardeşlerim sayesinde ayakta kalabildim. Yine aynı şekilde doktorlarımız da o zaman çok destek oldular her konuda. Kesinlikle insanlar 'Ben engelliyim bir şey yapamam' diye eve kapanmasınlar, çıksınlar. Spor, sanat; hangi dalda yetenekleri varsa o dala yönelip kendilerini geliştirsinler" ifadelerini kullandı.

'TSK'NIN TAKIMINDA OLMAKTAN GURUR DUYUYORUM'

Ömer Işık ise bacağındaki engele rağmen çocukluğundan itibaren spor yaptığını anlatarak, "Futbol oynardım, okulda basketbol oynardım. Okul arkadaşımın tavsiyesiyle tekerlekli sandalye basketbol sporu ile tanıştım. Memleketim Adana'da bir şampiyona düzenlenmişti. Orada bir milli takım müsabakasını izledikten sonra bu sporu yapmaya karar verdim. Şimdi TSK'nın takımındayım. Bu takımda olmaktan gurur duyuyorum. Burada gazi arkadaşlarımızla beraber, gazi yöneticilerimiz, gazi hocalarımızla beraber bir oluşum içerisindeyiz. Ve bu oluşumdan gayet memnunuz. Ben Türkiye'nin farklı takımlarında oynadım. Fakat buradaki aile ortamı, hırs, azim, mücadele çok farklı. O yüzden iyi ki TSK Tekerlekli Sandalye Basketbol oyuncusu oldum. Türk Silahlı Kuvvetleri ailesi bu imkanlarını bize verdiği için hocalarımıza, komutanlarımıza çok teşekkür ediyoruz" dedi.

'BÜTÜN YÜKÜ BERABER ÇEKİYORUZ'

Eşi Esra Işık ile tanıştığı süreçte 'tenisçi dirseği' rahatsızlığı bulunduğunu söyleyen Ömer Işık, "Dirseğim ağrıyordu. Onunla ilgili fikir alışverişinde bulunmak için, onlarda da sürekli böyle şeyler oluyor mu acaba diye gidip o şekilde tanıştım eşimle. Ondan sonra buradaki aile ortamıyla beraber o da maçlarımıza geldi, antrenmanlarımıza geldi. Bu şekilde tanışıp evlendik. Evliliğimizde ikimiz de engelli olduğumuz için bütün işi bir tarafa yıkmak yerine bütün yükü beraber çekiyoruz. Temizlik olsun, yeme içme işleri olsun; bunlarda eşime yardımcı olmaya çalışıyorum. Güzel bir evliliğim olduğu için de şanslıyım. Eşimle gayet iyi anlaşıyorum ve mutluyum" diye konuştu.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.