Dr. Fatih Erbakan Engelliler Haftası'na ilişkin, "Bir ülkenin ne kadar gelişmiş bir ülke olduğunu anlamak için, o ülkenin engelli vatandaşlarına hizmet ediş kalitesine bakılır." ifadesini kullandı.
Dünya nüfusunun 10’da birini, Türkiye nüfusunun da 8’de birinin engelli vatandaşlardan oluştuğunu belirten Erbakan, buna rağmen engellilerin her gün, hayatın her alanında sıkıntı yaşadığını söyledi.
Engellilerin karşılaştığı sorunlarla senenin sadece 5 günü ilgilenildiğine dikkat çeken Erbakan, engellilerin bu günlerde gündeme alındığını kaydetti.
"Edebiyat yapmak yerine engelliler için çaba sarf edelim"
"Sosyal devlet olmak öncelikle vatandaşların sorunlarına vakıf olmayı ve bu sorunların edebiyatını yapmak yerine, bunları gidermek için çaba sarf etmeyi gerektirir." diyen Erbakan, engellilerin yaşadığı sorunlara değinerek şunları kaydetti:
Engelli vatandaşlarımızın kaldırımların, yolların, kamu ve özerk sektöre ait binaların engelli vatandaşların erişimine ve kullanımına müsait olmaması nedeniyle ulaşım sorunu yaşamakta, ülkemizin kanayan yarası olan işsizlik sorunu engelli vatandaşlarımız için de büyük sorun teşkil etmektedir. Yine engellilerimizin eğitim alabilecekleri fiziki şartları yeterli kurum bulmak zor. Altyapı ve üstyapıdaki sorunlar nedeniyle engelli vatandaşlarımız evlerinden çıkamıyor, adeta ev hapsine mahkûm ediliyor. Evden dışarı çıkamayan engelli kardeşlerimiz sosyal hayattan yani yaşamın kendisinden mahrum kalıyorlar. Bizler şu birkaç aylık pandemi sürecinde dahi evimizden çıkamıyoruz diye yakınırken, bir de ömür boyu bu sıkıntıyı yaşayan engelli kardeşlerimizi düşünelim.
"Engelliler Haftası fotoğraf çekinme haftasına dönüşmemeli"
Erbakan, "Engelliler Haftası 5 gün boyunca engelli vatandaşlarla fotoğraf çekinme haftasına veya da daha önce engellilerle çekilmiş fotoğraflarını paylaşma haftasına dönüşmemeli. Ülkemizdeki yaklaşık 10 milyon engelli vatandaşımızın sadece 730 bini emekli aylığı, sadece 530 bini engelli yakını bakım aylığı alıyor ve sadece 300 bin engelli kamu ve özel sektörde istihdam edilmiştir. Geriye kalan 8,5 milyon engelli yani engellilerimizin yüzde 85’i bu imkânların hiçbirinden yararlanamamaktadır. Bu acı gerçek ortadayken istediğimiz kadar engellilerimizle fotoğraf çektirelim." dedi.
Devletin, sadece kendi kendini geçindiremeyecek durumda olan engelli vatandaşına para ödeyerek sorumluluğundan kendini kurtaramayacağını dile getiren Erbakan, aynı zamanda engellilerin onurlarını kırmadan ekonomik özgürlüklerini kazandıracak adımlar atılarak yasal ve ahlaki zorunluluğunu yerine getirmiş olacağını vurguladı.
"Engelli vatandaşlarımıza hizmet lütuf değil, onların en doğal hakkı"
"Engelli vatandaşlarımız için yapılacak hizmetler onlara bir lütuf değil, onların en tabii hakkıdır." vurgusunu yapan Erbakan, "Bir ülkenin ne kadar güçlü bir medeniyete sahip olduğunu, ne kadar gelişmiş bir ülke olduğunu anlamak için, o ülkenin engelli vatandaşlarına hizmet ediş kalitesine bakılır. Günümüz şartları göz önünde bulunduğunda, engellilerimize hizmet noktasında sınıfta kaldığımız ortadadır." ifadelerini kullandı.